Özet
BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ’NİN OSMANLI DÖNEMİNDE BİR ADI NEDEN SAİD-İ KÜRDİ?
İslam tarihi ve kültürü ile ilgili kaynaklarda ırka nisbet edilen isimlere çokça rastlanır.
Kişi ülkesine, bölgesine, devletine, doğduğu yerleşim merkezine, dedelerine ve babalarına,
yakın ırk ve kabileye, dine, bir mezhebe, tarikata ve benzerlerine nispet edilmektedirler.
Kişinin sanatı, kölelikten azatlayanı da isminin mensubiyetinde görülebilir. Irk bildiren mensubiyetler dil kaideleri açısından tavsif ettikleri isimlerin sıfatlarıdır. Hz. Peygamber (a.s.v.) başta olmak üzere hemen hemen bütün sahabelerin bir ırka nisbetini bildiren ırkî nisbeleri vardır. Bu gelenek İslam kültüründe daha sonraları da devam etmiştir.
Kur'ân-ı Hakîm; teâvün ve teârüf için insanların millet millet, kabile kabile yaratıldıklarını açıklar.1
Hatta bazı fıkhî emir ve sebeplerle İslam’da İslamiyet'te soyu inkâr yasak ve büyük günahtır.2
İsmi ırka, kabileye ve diğer şeylere nisbet etmek dince mahzurlu görülmez. Kişi; Arabî, Türkî, Kürdî, Rumî, Türkmanî, Mısrî, Habeşî ve Farisî gibi ırki mensubiyetlerle anı-
labilir. Hz. Peygamber (a.s.v.) de zaman zaman ırkı ve kabilesinden söz etti. Rasulullah,
“Ben Hâşimîyim” diyebiliyorsa, kişi yeri gelince ırkını ve soyunu açıklayabilir ve adını
ırkına nisbetle anabilir.
Osmanlı dönemi tarih ve tercüme-i hâl kitaplarında da ırkla ilgili veya ilgili olmayan nisbetlerin kullanıldığı görülür.
Bediüzzaman Said Nursi, gençliğinden itibaren hayatının hiçbir devresinde ırkçılığa
sıcak bakmadı. Osmanlı dönemi hayatında onun adı da Kürdî lakabıyla anıldı. Bu, Osmanlı
dönemi eserlerinde, gazete yazılarında, devletin resmî belgelerinde de yer aldı.
Bediüzzaman Osmanlı döneminde ayrıca o; Kürd Hoca,3
Bediüzzaman Sa‘îd-i Kürdî4
Said-i Kürdî, Bediüzzaman Sa‘îd-i Kürdî Efendi, Bediüzzaman Molla Sa‘îd-i Kürdi, Kürdî Said, Bediüzzamân-ı Kürdî, Kürd Said Efendi, Bediüzzamân-ı Kürdî, Sa‘îd Nursî, Bediüzzaman, Bediüzzaman Sa‘îd, Said Efendi, Molla Sa‘id Bediüzzaman” gibi adlarla anıldı.5
Makalede, konunun iyi anlaşılması bakımından önce kısa da olsa Osmanlı döneminde adları ırka nisbet üzerinde durulurken, sonra Bediüzzaman’ın ırkî nisbetleri konusu irdelenir.
Anahtar Kelimeler
Osmanlı, Irkçılık, Nursi, Arabî, Türkî, Kürdî.